دلایل شیطانسازی از قاجارها در تاریخنگاریهای ایرانگرا و آزربایجانگرا
مئهران باهارلی
İran ve Azerbaycan Tarih Yazımlarında Türk Kacar Devletini Şeytanlaştırmanın Nedenleri
Reasons for Demonizing the Turkish Qajar State in the Historiographies
of Iran and Azerbaijan
MÉHRAN
BAHARLI
https://independent.academia.edu/MBaharli
https://sozumuz1.blogspot.com/
https://www.facebook.com/profile.php?id=100016259447627
خلاصه:
شیطانسازی از دولت تورک قاجار مولفهای بنیادین در تاریخنگاریهای ایرانی و آزربایجانی است. در قرون چهارده - پانزده عنصر تورک به لحاظ دموگرافیک و قدرت سیاسی در قلمروی ایران امروزی به اوج خود رسید. این روند در آغاز قرن شانزده با ظهور «پروژهی شاه اسماعیل اول» توسط کلیسای ارمنی و سپس حمایت دولتهای اوروپایی استعمارگر صلیبی از «دولت قیزیلباش» در راستای دشمنی جهانی با تورک، به مدت دو قرن متوقف شد. نادر شاه با تاسیس دولت تورکمان افشار، ضربهای اساسی بر صفویسم ضد تورک و ماکروپلان دولتهای استعمارگر و صلیبی اوروپایی برای پایان دادن حاکمیت تورک بر ایران وارد آورد. با تاسیس دولت ایرانیک زند، دولتهای استعمارگر و صلیبی اوروپایی دوباره موفق شدند برای مدتی کوتاه حاکمیت بر ایران را به دست آورند. آغامحمد خان با تاسیس دولت تورکمان قاجار توانست بار دیگر حاکمیت تورک را بر ایران برقرار و دولتهای استعمارگر و صلیبی اوروپایی را در امر دور کردن تورکها از حاکمیت سیاسی ایران ناکام کند. اما دولتهای استعمارگر و صلیبی اوروپایی از پا نهنشستند و دسیسههای متعددی را برای ساقط کردن دولت تورک قاجار طراحی و به اجرا گذاردند. آخرین آنها انقلاب ضد تورک مشروطیت و کودتای رضا خان بود که به سقوط دولت قاجار و پایان دادن به حاکمیت سیاسی یک هزار سالهی تورک بر ایران منجر شد. دولت تورکمان قاجار پدیدهای منفور در اندیشهی پانایرانیسم، ملیتگرایی ایرانی – فارسی و تاریخنگاری ایرانی است. زیرا قاجارها تورک بوده و بر تورک بودن خود کاملاً آگاه بودند و به آن افتخار میکردند، لهجههای تورکمانی و جغتایی و عوثمانلی زبان تورکی را به عنوان یک زبان رسمی دوفاکتو به کار میبردند، مانند افشارها به زدودن آثار مخرب سیاستهای ضد تورک دولت قیزیلباش (شاه اسماعیل اول، شاه تهماسب اول، شاه عباس اول) تلاش میکردند. آنها مفهوم تورکمان که صفویان سعی بر نابود کردن آن داشتند را دوباره احیا نمودند، و مانند افشارها و بر خلاف صفویان دست دوستی به امپراتوری عوثمانلی دراز کرده و برای ایجاد اتحاد استراتژیک بین دو دولت تورکمان قاجار – عوثمانلی تلاش نمودند. این همه باعث شده است که در تاریخنگاری ایرانی (محصول پانایرانیسم و ذهنیت صلیبی) قاجارها به صورت شیطان و دشمن و غیر ایرانی و بیگانهگان اشغالگر و ... تقدیم شوند. در تاریخنگاری آزربایجانی هم که ادامهی تاریخنگاری ایرانی به علاوهی استالینیزم روسی است، به شدت از قاجارها شیطانسازی، اما حرکت ضد تورک مشروطه تقدیس میگردد. حرکتی که رهبران آن را صلیبیها، آنگلوفیلها، ماسونها، ازلیها، پارسیهای هندوستان، داشناکهای ارمنی، اوباش و اراذل قفقازی و دیگر عناصر ضد تورک و تروریست تشکیل میداد و هدف ساقط کردن دولت قاجار و پایان دادن حاکمیت تورک بر ایران را تعقیب میکرد. از دلایل شیطانسازی از قاجارها توسط تاریخنگاری آزربایجانی میتوان موارد آتی را بر شمرد: آزربایجانگرایی محصول روسیه است. بنابراین با دشمنسازی از قاجارها سعی به توجیه اشغال اراضی قاجار در قفقاز توسط روسیهی تزاری دارد. تروریستها و مانقورتهای قفقازی نقشی اساسی در ایجاد ناسیونالیسم ایرانی باستانگرا، پانایرانیسم، جنبش ضد تورک مشروطیت و ساقط کردن دولت تورک قاجار داشتند. بنابراین تاریخنگاری آزربایجانی با غریزهی قبیلهگرایی و محلیگرایی از این تروریستها و اراذل و اوباش قفقازی در مقابل دولت تورک قاجار حمایت میکند. نهایتاً بسیاری از سران خائن و مانقورت تبریزی - اردبیلی که بر علیه دولت تورک قاجار در جنبش مشروطیت و ادامهی آن حرکت آزادی ستان اشتراک داشتند، بعدها به جمهوری آزربایجان شوروی مهاجرت و یا فرار کردند. این افراد که نوعاً و عمیقاً فاقد شعور ملی تورک بودند، در دورهی استالین تاریخنگاری آزربایجانی را بر اساس تاریخنگاری ضد تورک پانایرانیستی و ذهنیت صلیبی به وجود آوردند. به همین سبب است که در تاریخنگاری آزربایجانی، به عنوان یک اصل هیچ شخصیت و جریان ملی تورک حضور نهدارد (مانند رهبر ملی تورک اورمولو جمشید خان سوباتایلی افشار - مجدالسلطنه). بر عکس، تمام شخصیتها و جریاناتی که در تاریخنگاری آزربایجانی ملی شمرده میشوند – مانند بابک، شاه اسماعیل اول، شاه عباس اول، رهبران مشروطیت ضد تورک انگلیسی، حرکت پانایرانیستی آزادی ستان به رهبری خیابانی، و پیشهوری ماشهی روسیهی استالینی – همه افراد و شخصیتهای فاقد شعور ملی تورک، و یا علناً ضد تورک هستند.
Özet
Türk
Kacar Devletinin şeytanlaştırılması, İran ve Azerbaycan Tarih Yazımlarının temel
bir bileşenidir. 14-15.
yüzyıllarda günümüz İran topraklarındaki Türk varlığı demografik ve siyasi güç
açısından zirveye ulaştı. Bu eğilim, 16. yüzyılın başlarında, küresel Türk
düşmanlığı doğrultusunda Ermeni Kilisesi tarafından oluşturulan ve daha sonra Sömürgeci
Haçlı Avrupa devletleri tarafından desteklenen “I. Şah İsmail Projesi” ve
“Kızılbaş Devleti”nin ortaya çıkmasıyla durduruldu. Nadir Şah, Türkman Afşar Devletini
kurarak Türk karşıtı Safevizm’e ve Avrupalı Sömürgeci Haçlı Devletlerinin
İran üzerindeki Türk egemenliğini ortadan kaldırmaya yönelik daha büyük planına
önemli bir darbe indirdi. İranik Zend Devletinin kurulmasıyla birlikte Avrupa
Sömürgeci Haçlı Devletleri kısa süreliğine İran üzerindeki egemenliklerini
yeniden kazandı. Ancak Ağa Memmed Han, Türkman Kacar Devletini kurarak bir kez
daha İran üzerinde Türk egemenliğini kurmayı başardı ve Sömürgeci Haçlı Devletlerinin
İran'daki bin yıllık Türk siyasi yönetimini sona erdirme çabalarını engelledi.
Buna rağmen Avrupa Sömürgeci Haçlı Devletleri Türk Kacar Devletini devirmek
için çok sayıda komplo kurmaya ve uygulamaya devam etti. Nihai komplo, Türk
karşıtı Meşrutiyet Devrimi ve Rıza Han liderliğindeki askeri darbeydi. Bunlar
Kacar Devletinin devrilmesi ve Türk'ün İran üzerindeki bin yıllık siyasi
egemenliğinin sona ermesiyle sonuçlandı. Kacar Devleti, Panİranizm ideolojisi,
İran-Fars Milliyetçiliği ve İran Tarih Yazımında şeytanlaştırılan ve nefret
edilen bir varlıktır. Zira Kacarlar Türk kimliklerinin ve Türk mirasının
farkındaydı ve bununla da gurur duyuyorlardı, Türk dilinin Türkman, Çağatay ve
Osmanlı lehçelerini de fakto resmi dil olarak kullanıyorlardı. Kacarlar,
Safevilerin (I. Şah İsmayil, I. Şah Tahmasb, I. Şah Abbas’ın) ortadan
kaldırmaya çalıştığı Türkman kavramını yeniden canlandırdılar; Safevilerden
farklı olarak, tıpkı Afşarlar gibi, Osmanlı İmparatorluğu'na dostluk elini
uzattılar ve iki Türkman Devlet olan Kacar ve Osmanlı arasında istiratejik bir
ittifak kurmaya çalıştılar…. Bu nedenlerden dolayıdır ki İran Tarih Yazımında Kacarlar
şeytan, düşman ve İranlı olmayan işgalci yadlar olarak tasvir edilmiştir. Panİranizm ve Haçlı zihniyetine dayalı İran Tarih Yazımı ile
Rus İstalinizminin birleştirilmiş uzantısı olan Azerbaycan Tarih Yazımında da Kacarlar
ağır bir şekilde şeytanlaştırılır, buna karşın Türk karşıtı Meşrutiyet Hareketi
yüceltilir. Oysa Sömürgeci Haçlı Avrupa devletleri, Anglofiller, masonlar, Bâbî
Ezelîler, Hindistan Pârsîleri, Ermeni Taşnaklar, Kafkasyalı teröristler ve
diğer Türk karşıtı haydutların önderlik ettiği Meşrutiyet Hareketi, Kacar Devletini
devirmeyi ve İran'daki Türk egemenliğine son vermeyi amaçlıyordu. Azerbaycan Tarih
Yazımında Kacarların şeytanlaştırılmasının nedenleri arasında şunlar
sayılabilir: Azerbaycancılık Rusya'nın bir ürünüdür. Dolayısıyla Kacarları
karalayarak Çarlık Rusya'sının Kafkasya'daki Kacar topraklarını işgalini
meşrulaştırmaya çalışıyor. Kafkasyalı teröristler ve Mankurtlar, Paniranism ve
İran Milliyetçiliğinin oluşması ile birlikte, Türk karşıtı Meşrutiyet Hareketi
ve Türk Kacar Devletinin devrilmesinde de önemli bir rol oynamışlardır. Bu
nedenle, Azerbaycan Tarih Yazımı hemşehrilik ve kabileci içgüdülerle Türk Kacar
Devletine karşı olan Kafkasyalı mankurtlar, teröristler ve haydutlarla aynı
safta yer alıyor. Son olarak Türk Kacar Devletine karşı Anti Türk Meşrutiyet Hareketi
ve onun devamı olan Hiyabani önderliğindeki Paniranist Âzâdî Setan hareketine
katılan hain ve Mankurt Tebrizi-Erdebili liderlerden birçoğu daha sonra
Azerbaycan Sovyet Cumhuriyeti'ne göç etti veya kaçtı. Türk milli şuurundan büsbütün
yoksun bu kişiler İstalin döneminde Türk karşıtlığı, pan-İranist Tarih Yazımı ve
Sömürgeci Haçlı zihniyeti üzerine kurulu Azerbaycan Tarih Yazımını oluşturdular.
Azerbaycan Tarih Yazımında genel bir kural olarak, Türk milli lider Urmulu
Cemşid Han Subataylı Afşar gibi Türk milli şahsiyetlerin veya hareketlerin
bulunmamasının nedeni budur. Bunun yerine, Azerbaycan Tarih Yazımında ulusal
sayılan tüm şahsiyetler ve hareketler - Bâbak, Şah İsmayil I, Şah Abbas I, Türk
karşıtı İngiliz Meşrute Hareketi, Panİranist Âzâdî Setan Hareketi, ve Rusya – İstalin'in
piyonu olan Türk karşıtı Pişeveri gibi -Türk ulusal bilincine sahip olmayan
veya açıkça Türklüğe düşman olan şahıs ve hareketlerdir.
Abstract
The
demonization of the Turkish Qajar State is a fundamental component in Iranian
and Azerbaijani Historiographies. In the fourteenth and fifteenth centuries, the Turkish presence
in terms of demographics and political power in the territory of present-day
Iran reached its peak. This trend was halted in the early sixteenth century with
the emergence of “the Shah Ismail Project” and the “Qizilbash State”, which
were created by the Armenian Church and later supported by Colonial Crusader
Europe in line with their global enmity towards the Turks. By establishing the
Turkman State of Afshar, Nader Shah dealt a significant blow to the anti-Turk
Safivism and the larger plan of European Colonialist Crusader States to eliminate
Turkish rule over Iran. With the establishment of the Iranic Zand State, the Colonialist
and Crusader European States briefly regained sovereignty over Iran. However, by
establishing the Qajar State, Agha Memmed Khan was able to once again establish
Turkish rule over Iran and thwart the efforts of the Colonialist Crusader States
to end Turkish political rule in Iran. Despite this, the Colonialist European States
continued to plot and implement numerous conspiracies to overthrow the Turkish
Qajar State. The final plot was the anti-Turk Revolution of constitutionalism –
Mashruteh and the military coup led by Reza Khan, which ultimately resulted in
the downfall of the Qajar government and the end of Turk’s thousand-year
political rule over Iran. The Qajar State is a hated phenomenon in the realm of
pan-Iranism, Iranian-Persian nationalism, and Iranian Historiography. The Qajar
were keenly aware of their Turkish identity and Turkish heritage and took pride
in them. They used the Türkman, Çağatay, and Osmanlı dialects of the Turkish
language as a de facto official language. They revived the Türkman concept that
the Safavids (Ismail I, Shah Tahmasb I, Shah Abbas I) had attempted to
eradicate. Unlike the Safavids, the Qajar, much like the Afshars, extended a
hand of friendship to the Ottoman Empire and sought to establish a strategic
alliance between the two Turkman governments, i.e., Qajar - Ottoman. As a
result, Qajars have been portrayed as malevolent figures, devils, enemies,
non-Iranians and occupier foreigners in Iranian Historiography. In Azerbaijani Historiography, which is an extension of Pan-Iranism
and Crusader mentality based Iranian Historiography combined with Russian
Stalinism, Qajars are heavily demonized, while the anti-Turkish Constitutional
Movement is glorified. Although this movement, was led by colonial European crusader
states, Anglophiles, Freemasons, Babi Ezelis, Parsees of India, Armenian
Dashnaks, Caucasian terrorists and other anti-Turkish thugs, aimed to overthrow
the Qajar State and end Turkish rule in Iran. Among
the reasons for demonizing the Qajars in Azerbaijani Historiography, the
following can be mentioned: Azerbaijanism is a product of Russia. Therefore, by
vilifying the Qajars, they attempt to justify Tsarist Russia’s occupation of
the Qajar lands in the Caucasus. Caucasian terrorists and Mankurts were crucial
in the creation of Iranian Arhcaism and Nationalism, Paniranism, as well as anti-Turkish
Constitutionalism Movement and the overthrow of the Turkish Qajar States. As a
result, Azerbaijani Historiography, driven by tribalistic instincts and localism, aligns with these Caucasian terrorists and
criminals against the Turkish Qajar government. Finally, many of the traitor
and Mankurt leaders from Tebriz and Erdebil who participated in the
constitutional movement against the Turkish Qajar State and its continuation
the Azadi Setan movement led by Khiyabani, later migrated or fled to the Soviet
Azerbaijan. These people, lacking Turkish national consciousness, during
Stalin's era created Azerbaijani Historiography, based on anti-Turkish
sentiments, as well as pan-Iranist Historiography and a Crusader Mentality.
This is the main reason why as a rule there are no Turkish national figures or movements
in Azerbaijani Historiography such as the Turkish national leader Urmulu Cemşid
Han Subataylı Afşar. Instead, all the figures and movements considered national
in Azerbaijani Historiography - such as Babak, Shah Ismail, Shah Abbas, the
leaders of Anti Turkish constitutionalism movement, the pan-Iranist movement of
Azadi Setan led by Khiyabani, and the Pisheveri who was an anti-Turk pawn of
Stalin's Russia – do not possess any Turkish national awareness or are openly
anti-Turkish.