Tuesday, July 2, 2024

مسعود پزشکیان، کاندیدای تورک ریاست جمهوری - ما حقوق انسان‌ها را نادیده می‌گیریم، زنان جامعه و اقوام را در جامعه بازی نه‌می‌دهیم.

 مسعود پزشکیان، کاندیدای تورک ریاست جمهوری:

مردم دیوانه نیستند که اغتشاش کنند. ما حقوق انسان‌ها را نادیده می‌گیریم. وقتی صحبت‌های مردم را نه‌شنوید، راهی جز اعتراض باقی نه‌می‌ماند. اعتراض حق مردم است و نیاز به اجازه نه‌دارد. مردم از ما ناراضی هستند. اگر اعتراضی به عملکرد غلط ما داشتند، می‌گیریم و زندانی می‌کنیم. در دانشگاه، در جامعه و در اداره هر کسی خواست حرفی به‌زند، بیرون‌اش می‌کنیم. زنان جامعه و اقوام را در جامعه بازی نه‌می‌دهیم. اگر من سنی باشم، توان علمی داشته باشم، حق نه‌دارم در این مملکت در جایگاه خودم قرار به‌گیرم.

İran Cumhurbaşkanlğının Türk Adayı Mesud Pezeşkiyan:

İnsanlar isyan edecek kadar deli değiller. Biz insanların haklarını yok sayıyoruz. İnsanların söylediklerini dinlemediğinizde geriye kalan tek seçenek protesto etmektir. Protesto halkın hakkıdır ve izin gerektirmez. Halk bizden memnun değildir. Kötü ya da yanlış performansımıza karşı konuşurlarsa onları tutuklayıp hapsediyoruz. Üniversitelerde, toplumda ve devlet dairelerinde fikrini dile getirmeğe çalışan herkesi işten atıyoruz. Kadınları ve etnikleri [Fars olmayan milletleri] toplum ve yönetime katılımdan dışlıyoruz. Eğer Sünniysem, bilimsel yeteneğim varsa bile, benim bu ülkede hak ettiğim konuma gelme hakkım ve şansım yoktur.

Masoud Pezeshkian, Turkish presidential candidate:

People are not crazy to riot. We are ignoring people's rights, and they are unhappy with us. When you do not listen to what people are saying, their only option left is to protest. Protest is the right of the people and does not require permission. If they speak out against our poor or wrong performances, we arrest and imprison them. In universities, society, and government offices, anyone who tries to voice their opinion is fired. We exclude women and ethnicities from participating in society and governance. If I am Sunni and have scientific abilities, I am denied the opportunity to reach the position I deserve in this country.


No comments:

Post a Comment